Her yıl sona erdiğinde yaşadıklarımızı gözden geçiriyor; kimilerinde pişmanlık duyuyor, hüzne kapılıyoruz… Kimilerinde ise doğru kararlar vermenin mutluluğunu, hazzını yaşıyoruz. Her yıl tekrarladığımız bu sorgulamaların tek bir nedeni var; daha mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir yaşam sürmek. Ancak kimi zaman beklentilerimizi çok yüksek tutmak, kimi zaman yaşanılan olumsuzluklara fazla odaklanmak veya her şeye yetişmeye çalışmak gibi hatalı alışkanlıklar veya düşüncelerimiz nedeniyle kendimizi mutsuzluğa sürükleyebiliyoruz. Bazen de mutluluğu kendimiz değil başkalarının davranış ve sözlerine bağlayarak elde etme hatasına düşüyoruz. Kendi algımız, düşüncelerimiz, hayallerimizi başkaları üzerinden tanımladığımızda aradığımız mutluluktan uzak bir noktaya düşüyoruz. Aslında mutluluğu yakalamak çok da zor değil! Acıbadem Fulya Hastanesi Psikolog Sena Sivri mutlu olmak için sadece yeni yılda değil ömür boyu uzak kalmamız gereken alışkanlıklarımızı ve hayatımızda neleri ön plana almamız gerektiğini anlattı.
MÜKEMMELLİK KAYGISINDAN UZAKLAŞIN
Mükemmel olma kaygısı çağın getirdikleriyle beraber ortak bir kaygı halini almaya başladı. Her şeye yetişmeye ve bunları en iyi şekilde yapmaya çalışmak, beklentileri çok yüksek tutmak, zamana meydan okumaya çalışmak gibi durumlar kişilerde yoğun kaygıya ve beraberinde sorunlara yol açıyor. Tükenmişlikte büyük rol oynayan bu kaygıdan uzaklaşmak, mükemmel olma arzusundan uzaklaşıp “yeteri kadar iyi” olabilmek kişinin kaygısını azaltıp, elde ettikleri başarılar ve gündelik hayattaki rutinlerinde daha mutlu olmasını sağlıyor.
MUTLULUĞU HAYATINIZIN TEK BİR ALANINA ENDEKSLEMEYİN
Kimi insan için mutluluğun tek şartı işteki başarısı, kimi için ailedeki rolü, kimi için de sosyal konumu halini alabiliyor. Tüm yatırımın yapıldığı o tek alanda işler istenildiği gibi olmadığında motivasyonsuzluk, çaresizlik hisleri ve mutsuzluk gelişebiliyor. Hayata geniş pencereden bakıp her alanın ayrı ayrı kıymetini bilmek ve bunlara odaklanmak, negatif duygu ile düşüncelerden uzaklaştırarak kişiyi mutlu kılıyor ve herhangi birinde gelişebilecek olan aksiliklerin etkisini azaltıyor.
BİTMEKTE OLAN YILI / GEÇMİŞİ ACIMASIZCA DEĞERLENDİRMEYİN
Hayat iniş çıkışlarıyla dolu bir yolculuk. Her yılın bitimiyle beraber geçmiş zaman muhasebesi yapılmaya başlanıyor. Ancak yaşanılan olumsuzluklara gereğinden fazla odaklanmak, olan iyi şeylerin üstünü örtmeye ve kişiyi geleceğe dair umutsuz bakmaya itiyor. Gerçekçi değerlendirmeler ise geleceğe dair her zaman daha pozitif bakmayı sağlıyor.
AN’DA KALMANIN ÖNEMİNİ UNUTMAYIN
Geçmiş ve gelecek muhasebesinin içine kendinizi hapsedip mevcut zaman dilimini deneyimlemekten mahrum kalmak kendini cezalandırmaktır. “Bu da mutsuzluğu beraberinde getiriyor. “ diyen Psikolog Sena Sivri, “Yaşanılan an’ın tadını çıkarmaya çalışmak ise ödüldür. Geçmişin geçmişte kaldığı, geleceğin daha yaşanmadığı bilinciyle mevcut zamanın tadını çıkarmaya çalışın.” diyor.
HEM KENDİNİZİ HEM BAŞKALARINI TAKDİR ETMEYİ VE SAĞLIKLI ELEŞTİRMEYİ ÖĞRENİN
Yaşadığımız olumsuzluklarda hem başkalarına hem de kendimize karşı zaman zaman çok acımasız eleştirilerde bulunabiliyoruz. Bunun aksine başarıları takdir etmeyi unutup kendimizin veya başkalarının değerini göz ardı edebiliyoruz. Yeni yılda önce kendinize sonra başkalarına karşı yaşadıklarınızda yapıcı / sağlıklı eleştiriler yapmaya ve başarıları, pozitif davranışları övmeye / takdir etmeye özen gösterin.
BAĞIŞLAMAYI ÖĞRENİN
Yaşadığımız travmalar, aldığımız darbeler bizi acımasız olmaya, kin tutmaya itebiliyor. Bu duygular yaşadıklarımızın etkisini silmemekle beraber bizi içten içe kemirerek tüketme yoluna götürüyor. Hayatta her şeyin yaşanabileceği gerçeğini bilerek bağışlamayı öğrenmenin iyileştirici etkisini deneyimleyin.
HEDEFLERİNİZİ GERÇEKÇİ BELİRLEYİN
Sağlıklı geçen bir yıl değerlendirmesinden sonra hedef belirlemek kişiyi motive ediyor ve geleceğe dair umudunu pekiştiriyor. Ancak hedeflerin ulaşılabilir ve gerçekçi olması gerektiğine dikkat çeken Psikolog Sena Sivri, “Önümüzdeki yıla dair yapabilirliğiniz dahilinde hedefler belirlemeye çalışın. Aksi halde hedeflediğinizi elde edememenin yanı sıra kendinizi tüketir ve umudunuzu kaybetmiş halde bulabilirsiniz.” diyor.
AKTİF OLUN, HOBİ EDİNİN, SOSYALLEŞİN
Aile ve iş gibi mevcut sorumluluklar hayatın içine başka şeyler katmayı unutturuyor. Mutlu olmak için keyif aldığınız şeyleri hayatınızın içine katın. Bir hobi edinmek, spor yapmak, sevdiklerinize daha fazla zaman ayırmak gündelik yaşam stresinin etkilerini hafifletecektir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.